Fransa’da Müslüman korkusu salgın haline geldi! Diriliş Ertuğrul dizisini bile yasaklamayı düşünüyorlar…

Yaklaşık 7 milyon müslümanın yaşadığı Fransa’da müslümanara yönelik büyük bir baskı baskı başladı. Son aylarda 70’in üstünde caminin kapatıldığı ülkede son olarak da marketlerde bulunan Helal gıda reyonlarının kapatılacağını İçişleri Bakanı açıklandı. Gelen haberlere göre, Fransa Diriliş Ertuğrul dizisini yasaklamayı gündeme almış durumda.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un geçtiğimiz ay İslam’da reform söyleminin ardından Fransa’daki müslümanlara yönelik baskılar başladı.

Müslümanları toplumsal hayattan izole etmeye ve ülkeyi terketmeye zorlayıcı nitelikte kararlar açıklayan Fransız yönetimine Avrupa’dan hiçbir sesin çıkmaması ise dikkat çekiyor.

DİRİLİŞ ERTUĞRUL DİZİSİ’NDEN KORKUYORLAR

Fransa’da yaşayan Gazeteci Ömer Aydın, son yaşananlarla ilgili Twitter’da paylaşımlarda bulundu. Aydın, Fransa’da Müslümanların kurum kuruluş ve sembollerinin hedefte olduğunu yazarken, bütün dünyada ilgiyle izlenen Kuruluş Ertuğrul dizisinin Fransa’da yasaklanmasının gündemde olduğunu belirtti.

MÜSLÜMAN YARDIM DERNEĞİ KAPATILDI

Aydın, Fransa’da Müslümanların kurum, kuruluş ve sembollerinin hedefte olduğunun altını çizdi ve son olarak Suriyeliler’e yardım yapan bir derneğin sorgusuz sualsiz kapatıldığını duyurdu.

FRANSA’NIN CEZAYİR SOYKIRIMI

Sétif ve Guelma katliamı, 8 Mayıs 1945’te Fransızların Setif ve Guelma’da 45 bin Cezayirliyi öldürmesiyle sonuçlanan katliamdır. Çok sayıda insan işkence ve kötü muameleden geçmiştir.

İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesi üzerine Cezayir bayrakları ile kutlama yapan tüm Müslüman Cezayirlilerin üzerine, Fransız ordusu ve polisi tarafından makinalı tüfeklerle ateş açılmış ve silahsız 45.000 sivil Cezayirli görüldükleri ve yakalandıkları yerde katledilmiştir. 

Bağımsızlık vaadi için gösteri yapan halktan binlerce sivil katledilmiştir. Bununla birlikte Fransa, Cezayir’in bağımsızlığını ilan ettiği tarihe kadar sivil Cezayirlileri sistematik bir şekilde katletmiştir. Cezayirlilere göre, Fransa’nın 132 yıl süren işgali sırasında 1 milyondan fazla insan öldürülmüştür.

Cezayir devlet başkanı Abdülaziz Buteflika ise Fransa’nın Cezayir’de sadece insanlara karşı değil, insanların kimlikleri ve kültürlerine karşı da bir soykırım uyguladığını iddia etmiştir.

Cezayirli üst düzey bir idareci olan ve Mayıs 1945 Vakfı’nın Başkanı Muhammed El Korso, “Fransızlar ve uluslararası kamuoyu bilmelidir ki Fransa Mayıs 1945’te gerçek bir soykırım işlemiştir” demiştir. Yine Cezayir devlet başkanı Abdülaziz Bouteflika da “Cezayir, sömürgecilik ve bağımsızlık savaşı dönemlerinde işlenen tüm bu suçların Fransa tarafından kabul edilmesini beklemeyi hiçbir zaman bırakmamıştır.” demiştir.

1954’te patlak veren Cezayir Bağımsızlık Savaşı’nda bölgeden gitmesi istenen Fransız ordusuna karşı girişilen kanlı savaşlarda 150 bin kişi öldü. 1958’de Cezayir sorunu nedeniyle bunalım yaşayan Fransa’da bu durumu fırsat bilen General Charles de Gaulle öncelikle başbakan, sonra cumhurbaşkanı oldu. Savaşın sürmesini isteyen bazı Fransız generallerle göçmenlerin kurduğu Gizli Ordu Örgütü, Cezayir topraklarında yaşayan Cezayir halkına karşı ülkede acımasız kıyımlara girişti. Savaş sonunda De Gaulle, Cezayirlilere iki seçenek verdi: Bu seçeneklerden biri bağımsızlık, diğeri ise Fransa’ya bağlılıktı. 1962’de yapılan refarandumda 6 milyon kişi bağımsızlıktan yana, 16 bin kişi ise bağımsızlığa karşı oy verdi. Refarandum sonucunda Cezayir, yıkılan köyler ve öldürülen yüz binlerce insan ile tekrar bağımsızlığına kavuşturuldu.

BİR FRANSIZ KATİLİN İTİRAFLARI

İşkence tekniği uzmanı Emekli Tuğgeneral Paul Aussaresses, SDECE (Service de Documentation Extérieure et de Contre-Espionnage, bugünkü Direction générale de la sécurité extérieure)’e bağlı istihbarat subayı olarak 1955’te Cezayir’e tayin edilmiş ve NFL’i bastırmak için Tuğgeneral Jacques Massu komutasındaki 10. Hava İndirme Tugayı’na bağlı özel timi komuta etmişti. Paul Aussaresses hatıralarında bu görevdeyken en az 1509 kişiyi yargısız infaz ettiğini itiraf etmiştir.